İşitme cihazları, bireylerin yaşadığı işitme kayıpları karşısında en etkili çözüm yoludur diyebiliriz. Zira işitme cihazlarının temel işlevi işitme kaybı yaşayan bireylerin ortamdaki sesleri duyabilecek frekansa yükseltmesidir. Cihazın içindeki mikrofon sayesinde sesler toplanır ve kullanıcının işitme kayıp derecesine göre yeniden işlenerek hoparlör marifeti ile ses kulağa iletilmektedir. Özellikle son teknoloji ile üretilen dijital işitme cihazları sesleri doğal ve normal bir şekilde iletmesi nedeniyle son derece avantajlıdır.
Bu durumda işitme cihazları işitme engelli bireylerin yaşamında hayati öneme sahip cihazlardır. Faydalarına kısaca değinecek olursak; öncelikle çevredeki tüm seslerin duyulup bireylerin çevre ile tam uyumlanmasını sağlamaktadır. Böylece çevreden gelen olumlu ya da olumsuz her türlü uyarana karşı tepki verebilme imkanı sağlamaktadır. Konuşma yeteneğinin devamlılığı ve bireysel iletişimin sürdürülebilmesi de duyma yeteneği ile yakından ilgilidir. Bu nedenle çevredeki konuşmaların anlaşılabilir olması işitme cihazı kullanımında çok daha mümkündür. Bireyin günlük aktiviteleri, başta iş hayatı olmak üzere normal ve sorunsuz devam edebilecektir. Çevresindeki konuşmaları normal bir şekilde algılayabilen birey sosyal yaşantısında da daha sağlıklı ilişkiler geliştirebilecektir.
Yalnızca konuşma ve iletişim ile ilgili değil bireyin televizyon izleme ve müzik dinleme gibi aktivitelerini de sağlıklı bir şekilde gerçekleştirebilmesi için iyi bir duyma deneyimine ihtiyacı vardır. Bunun yanında telefonla ya da görüntülü iletişim kurmak da işitme cihazı sayesinde normal ve verimli bir şekilde gerçekleşecektir. Bu tarz aktiviteler bireyin çevresi ile olan diyaloğunun devamını, haber alma özgürlüğünü ve gündelik yaşam konforunu sağlamaktadır. Sessizliğe gömülen bir hayat hem fiziksel hem de psikolojik olarak bireyin yaşamında derin olumsuzluklar yaratmaktadır. Bu olumsuzlukların aşılması son teknoloji ile üretilen işitme cihazları ile mümkündür.
Özellikle yeni doğan bebeklerde erken dönemde cihaz kullanılmaya başlaması ile bebeğin yaşıtları ile aynı seviyede gelişim göstermesi mümkün olacaktır. Çocuğun yaşamı boyunca işitme engelli olmanın olumsuzluklarını yaşamak zorunda kalmayacaktır. Bu da yetişkinlik döneminde gerek fiziksel gerekse psikolojik olarak sağlıklı bir birey olmasını sağlayacaktır.